Devşirilmiş Memleket
Bu ülkede aydın sınıfının halktan ve hakikatten kopuk olmasından herkes şikayetçidir, hatta aydınlar bile. Tanzimat’tan bugüne “Made in Europa” kaşeli aydın modeli egemen sınıflarca dayatılan, zorlama ve besleme, çakma bir entelektüeldir.
Osmanlı İmparatorluğu dört bir yandan insan devşiriyordu, Tanzimat sonrası bu işler tersine dönüverdi, bu ülkenin insanları devşirilmeye başlandı. Çünkü sanayi devrimini kaçıran devletlerin akıbeti bu olacaktı, yoksullar varsılları asimile edemezler, asimile olmak için can atarlar.
Siyasal İslam bir İngiliz projesi olduğu için A’dan Z’ye tüm İslamcılar devşirmedir. İttihatçılar da Alman devşirmeleri olup, kıbleleri Berlin’dir. Peki neden bu işler böyle derseniz, bağımsızlığımıza ve özgürlüğümüze kem gözler nazar ettikleri için derim.
Bu ülkenin devşirmeleri çoğunlukla Robert, Amerikan, Saint Jozef, Saint Benoît, Dam de Sion, Alman Lisesi, İtalyan Lisesi vb. okullardan devşiriliyor. Onlar kendilerini asla bu ülkenin insanı olarak algılamıyorlar, Batı’nın etki ajanı olarak görmekteler ve bir kısmı da bu kulvarda çalışıyor zaten. Çünkü bu Ortadoğulu, cahil ve enayi bir halk için neden kendi çıkarlarını gözetmesinler ki? “Değer mi efendim, kendi dolabımızı döndürelim, bu halka ne kadar kazık atarsan o kadar saygın olursun”.
Bu okullardan çıkan bir halk adamı gördünüz mü? Yaratıcı insanların çoğu kolej mezunu değildir. Bu ülkenin yazarları, şairleri, ressamları, yönetmenleri, senaristleri, bestecileri içinden kaç kişi kolejlidir, kaçı sıradan okulların mezunudur merak ettiniz mi? Kolejliler plazalarda holding patronlarına hizmet etmekle meşguller.
Çocukları için çuvalla para harcayıp kolejlerde okutmaya çabalayan saflar, hem paranıza hem çocuğunuza yazık, yarın sizi ve bu toplumu aşağılayacak bir mutantınız olur, baş edemezsiniz. Paranızla rezil olmayın, çocuğunuzu da harcamayın. Varsın büyük makamlarda olmasın, fakat insan olsun çocuklarınız.